17 Ocak 2021 Pazar

HİKÂYELERLE 33 HADİS IŞILTISI

 


Günlerdir kavuşmayı beklediğimiz kitap sonunda kapımızı çaldı. Tam da elimizdeki masal kitabı yeni sonlanmışken nöbeti devraldı Hikâyelerle 33 Hadis Işıltısı. Açıkçası Büşra Nur İslamoğlu’nun çizimleriyle renklenen kapak çok özenli. Yaldızlarla parıldayan başlık, elindeki gül ile evinden Mescid-i Nebevi’ye uzanan bir çocuk ve güllerle bezeli bir orta resim gönül okşuyor. Kitabın yazarı Zekiye Çoban ile ilk tanıştığım kitap değil bu. Çocuk Kütüphanesinden edindiğim Bak Şu Çay Süzgecine ile yaşantıma dahil oldu önce. Sonrasında diğer eserlerini de keyifle takip ettim, çıkardığı güzel işleri izledim. Diyanet Çocuk’ta kaleme aldığı çizgi-hikâyeleri severek okuyoruz oğlumla. Şimdiyse sıra 33 hadisin baş tacı edildiği hikâyelerde.

İlk okuduğum öykü son sıralarda yer alan Geri Dönen Huzur oldu. Her satırıyla kendimi özleştirdiğim bu metin aracılığıyla komşuluğun hatırını çok özlediğimi fark ettim. Kişisel olarak gerek kat komşularım gerekse tüm binayı gözetebilme derdinde olmuşumdur. Ne yazık ki insanlar ne kapılarını ne de yüreklerini başka komşulara açmaya razı. Hep bir tekinsizlik hâkim. Bu benim için hayal kırıklığı doğrusu. İnsanın insana yurt olduğu bir geleneğin parçalarıysak eğer mazeretlerimizden arınıp birbirimize destek olmalıyız. Çoğumuz gurbette, bir kısmımız yapayalnız. Sağlam komşuluklarla çoğalarak ruhumuzu ayakta tutabiliriz. İşte tam da bu meseleyi deşen, hem gerçek komşuluğu hem de hediyeleşmeyi salık veren bir hikâye Geri Dönen huzur. “Hediyeleşin, çünkü hediye sevgiyi artırır, kalpteki kötü hisleri giderir.” hadis-i şerifiyle son bularak okuruna huzur sunuyor. Büşra Nur İslamoğlu’nun çizim karakteristiği olan upuzun kollar ise metnin duygusuna çok iyi hizmet ediyor. İki komşunun eteklerindeki desenlere tek kelimeyle bayıldım.



Her ne hikmetse oğlum da En Tatlı Yemek hikâyesinde takıldı. Bunda çizimin büyük payı var bence. Görselde yine upuzun bacaklarıyla koltuğunda yayılmış kahvesini yudumlayan bir erkek çocuğu var. Annesinden sürekli hizmet bekleyen anlayışsız bir oğlan Serkan. Karşısındakinin yorgunluğu görmesi mümkün değil. Ama bu karakteri dönüştüren,ilerlemiş yaşına rağmen çalışmaktan büyük keyif duyan Tahir Amca oluyor. Didaktizme çok açık bu metin, tam da bu noktada katı öğreticilikten sıyrılarak okuruna doğru yolu işaret ediyor: “Hiçbir kişi elinin emeği ile kazandığından daha hayırlı bir yemek yememiştir.” hadisiyle hem insanın özüne hem de katı ataerkil düzene dair yoğun bir mesaj içeriyor. Anlayabilene!



Zekiye Çoban hadisleri seçerken güncel sorunları çok doğru yerden yakalayıp kurgulamış. Bir okur olarak karşımdaki metinlerin estetik oluşu karşısında çok mutlu oldum. Bunun formülünü verdiği “Zenginlik mal çokluğu değil, gönül tokluğudur.” hadisinin hikâyesi ayrıca okunmaya değer. Çizimlerin büyük bir uyumla eşlik ettiği her hikâye hem çocuk okurların hem de yetişkinlerin anlam dünyasına kocaman, içinden tatlı meltemlerin estiği pencereler açtırıyor.

Sosyal medya ve paylaşım kanallarının sebebiyet verdiği bu çağın çocuklarının elinden sıkıca tutacak bu kitapta, unutulmuş değerlerden; ayıp örtme, kanaatkârlık, temiz niyet, tasarruf, merhamet, öfke kontrolü, hoşgörü, söze sadık kalma, emek, dua, temizlik, ikramda ölçü, kin gütmeme gibi birçok değer yerinde bir üslup ve anlatımla tekrar hatırlatılıyor.

Bir okur olarak daha birçok hadisi Zekiye Çoban’ın dilinden dinlemeyi çok isterim. Hem ikinci, üçüncü ve birçok 33 hadisler böylece yüreğimizin tokmağını çalıp içeri girer. Bizleri de mamur eder.


Eser: Hikâyelerle 33 Hadis Işıltısı

Yazar: Zekiye Çoban

Resimleyen: Büşra Nur İslamoğlu

Sayfa Sayısı:67

Yayınevi: Damla Yayınevi

Yaş:+


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Çocuklar ve Büyükleri

ÇOCUKLAR ve BÜYÜKLERİ İlk yazımı blogumun ismine ilham olan Murathan Mungan'ın derlediği Çocuklar ve Büyükleri  üzerine yazmak istedim. ...